Doğal Doğum

Doğal doğum bir doğum şeklinden ziyade bir doğum felsefesidir. Doğum anı kendine has bir dönemi oluşturur. Bu süreçte anne, bebeğin ve babanın bütün vücut kayıtları açıktır ve bu dönemdeki olayların etkisi bir ömür boyu devam etmektedir .

Doğum; normal, doğal ve sağlıklıdır. Tıbbi bir sebep yokken doğumunun erken başlatılması anne ve bebeği üzerinde birçok olumsuz etki bırakabilir.

SAĞLIKLI BİR DOĞUM İÇİN KORKULARDAN KURTULMALIYIZ

Doğumda ağrının temel sebebi korkudur.

Doğumun nasıl başladığı hala tam olarak açıklığa kavuşturulamamıştır. Ancak çalışmalar, bebek dış dünyada yaşamak için gelişimini tamamladığında, bedeninden salgıladığı bazı maddelerle, annesinde doğum için gerekli hormonların salınmasını tetiklediği yönündedir. Birçok durumda doğumunuz, sadece siz ve bebeğiniz tam olarak hazır olduğunuzda başlayacaktır.

Doğuma götüren 6 uygulama
1. Doğum kendi başlamalıdır.
2. Annelere doğum boyunca hareket özgürlüğü verilmelidir. *
3. Doğum yapan kadınlara duygusal ve fiziksel destek verilmelidir.
4. Doğum eylemi boyunca rutin müdahalelerden kaçınılmalıdır. *
5. Doğumda doğal ve aktif ıkınma teknikleri tercih edilmelidir.
6. Doğumdan sonra anne ve bebeği bir arada tutulmalıdır ve emzirme için limitsiz imkan tanınmalıdır.

Doğal ve normal başlayan bir doğumda yapılan her türlü müdahale doğumun işleyişini bozar
Doğumlarda yararları kanıta dayalı tıp uygulamalarında olumlu etkileri saptanmayan lavman, aç bırakılma, serum takılması, doğumun hızlandırılması, her doğumda vajinal kesi yapılması, sırt üstü doğum yapılması sayılabilir

Kendi bedeninizden doğal olarak salgılanan oksitosin hormonu ile başlayan doğal kasılmaları karşılamanız çok daha kolay olacaktır. Bu sayede kasılmalar sırasında hareket özgürlüğü, pozisyon değişikliği, duş, doğum havuzu gibi birçok ilaç dışı rahatlatıcı yöntemi uygulama şansınız olacaktır. Doğumu yöneten doğal hormonlarınızın çalışmasına izin verdiğiniz takdirde, doğum, emzirme ve bebeğinizle bağlanma şansınız olacaktır.

Doğal doğumlarda yaşanan bağlanma ve coşkunun temel kaynağı bu sevgi hormonlarıdır. Belki de bu yüzden doğal doğumlardan sonra anneler, bebekleriyle buluşmalarını tarif edilemez bir heyecan ve coşku olarak anlatırlar.

Anne-bebek bağlanması, emzirme, annenin doğum sonrası tatmini ve iyilik hali, bebek üzerindeki uzun dönemli etkiler konusunda halen yeterli çalışmalar yoktur. Bu saydıklarımız, anne ve bebeği kadar ailesini de derinden etkiler. Doğumda hareket özgürlüğü, doğum kasılmalarını daha rahat karşılamanızı sağlar.
Doğum yapılan ortamın gebenin ihtiyaçlarını karşılayacak ve ona güven verecek şekilde ayarlanmalıdır.

Doğumda bir gebenin en çok ihtiyaç duyduğu şey sevgi, güven dolu bir ortamda rahatça hareket edebileceği mahremiyetinin korunabilmesidir. Bu ortamın sağlanmasıyla gebemiz panik ve korkudan kurtulacak, rahatlamış ve gevşemiş durumda doğal hormonlarının ve rahiminin uyum içinde çalışmasına izin verecektir.

Fiziksel egzersizler, nefes çalışmaları, derin gevşeme, hayal kurma, görselleştirme,yürüme, sallanma, ağrıyı azaltıcı ve rahatlatıcı masajlar, dans etme, doğumu kolaylaştırıcı doğum pozisyonları sayılabilir. Gebelerimiz doğumda ağrıyı azaltan bu sayısız teknikleri doğuma kadar çalışarak doğumda dilediğini daha rahat bir doğum için kullanabilirler.

Nefes teknikleri bir yandan odaklanma sayesinde kasılmaları daha rahat karşılamanızı sağlarken diğer yandan da rahime ve bebeğe giden oksijen miktarını arttırarak doğumun daha sağlıklı ilerlemesini sağlar.Doğum aktif bir kas eylemidir ve doğru nefes ile daha rahat bir doğum yapmak elinizdedir.
Derin gevşeme doğumda rahat olmanızı ve kasılmalar sırasında enerjinizi verimli kullanmanızı sağlar.

Doğumu takiben göbek kordonu kesilmeden annenin çıplak bir şekilde konulması ve emzirmesi için sınırsız zaman tanınması bebeğin hayata geçişini oldukta yumuşak bir şekilde geçekleşmesine neden olur. 2015 yılında uluslar arası yeni doğan canlandırma programında özellikle doğumu takiben en az 3 dakika doğum kordonun kesilmemesini önermektedir, yapılan araştırmalarda bu süreç içerisinde hem yenidoğanda kaygı bozukluğu önlenmiş olacak, hem de bağlanması açısında çok etkili olduğu gösterilmektedir ve anne bebek bağlanması daha güçlü gerçekleşmektedir. Demir depolarının dolu olması nedeniyle özellikle beyin gelişiminin olumlu yönde etkilemektedir.
Bebeğin anneye ve yenidünyaya güveni artar. Michel Odent çalışmalarında bu durumu “sevme kapasitesi” olarak tanımlar. Doğal ve travmatik olmayan doğumların sonrasında bebeklerin sevme kapasitelerinin arttığını ve bunun uzun dönemli davranışlarda pozitif etkilerinin olduğunu savunur.

Posted in blog, Doğum and tagged , , .

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir